27 Қараша 2014, 07:45
Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev kendi muracaatında, dille ilgili konular dahil, halkı kaygılandıran birçok konular üzerine önerilerini yapmıştır. O, Kazakistan’da devlet dilini tam yüksek bir düzeyde bilen diğer halkların temsilcilesirinn sayısının yükseldiğini özellikle vurğulamıştır. O, söylemiştir: “Bizim amaçımız – 2017 yılına kadar devlet dilini bilen Kazakistanlıları’ın sayısını %80 ulaştırmaktır, 2020 yılına kadar ise onların sayısının %95 üstünde olması gerekir. Daha on yıl sonra okul bitirenlerin %100 miktarı develt dilini bilecektir”. Devlet dilini tam öğrenenlerden ve Kazakça hem televizyonda, hem radyoda, hatta canlı yayında kendi görüşlerini kolayca ifade edenlerden biri ünlü sporcu İslam Bayramukov’dur. İslam’ın saf Kazakça’sına, göğsündeki vatanseverliğe hayran kalmayan olmamış olmalı. O, Kazak halkına her zaman teşekkür eder ve ülkeye, Vatana sevgisini Kazakistan sporunun kalkınmasına kendi katkısı ile kanıtlar. Bu gerçek bir erkek doğasında olan niteliktir.
İslam Bayramukov 12 Haziran 1971 yılında Jambıl Eyaleti’nin Lugovo ilçesinin Kamenka köyünde dünyaya gelmiştir. Karaçay türkü’dür. Grekoromen güreşinde Sidney Olimöiyatı’nın gümüş madalya sahibidir. İki kez Asya Kupası şampiyonluğu kazanmıştır. 2000 yılında Asya şampiyonu oldu. İki kez Doğu Asya Oyunları şampiyonu adını kazanmıştır. Birkaç kez Kazakistan şampiyonu oldu. 2004 yılında sporu bırakarak pedogoji ile meşğul olmağa başladı. Şimdi serbest güreş antrenörü olmakla kendi bilgilerini gençlere aktarır, genç neslin yetiştirilmesi ile ilgilenir.
İslam Bayramukov sadece ünlü sporcu değildir, o hem de ekonomi ve hukuk dallarında yüksek eğitime sahiptir. Üç diploma sahibi olan kardeşimizin sekiz tarafı olduğunu söyleğebiliriz.
Küçük yaşlarından futbol oynamağı sever, boksla meşğul olur. Köyde boks bölümü olmadığı için o, Almatı şehrindeki Kajımukan spor okuluna kabul oldu.
Kitapsever sporcu Kırgız yazaraı Çingiz Aytmatov’un eserlerini çok sever. Yanı sıra, İlyas Yesenberlin’in “Göçebeler”i, tarihsel eserler ona çok yakındır. İslam’ın daha bir tarafı – yarış atlarının çalıştırılmasıdır. Kokpar, bayge gibi Kazak spor nevlerini iyi bilir.
İslam Bayramukov başka milletin temsilcisi olmasına rağmen, biz hepimiz onun Kazakça saf konuştuğundan, Kazak halkının gelenek ve göreneklerini bildiğinden gurur duyuruz. Böyle bir kişinin dilimizi pğrenmesi ve saygı göstermesi bizim hepimiz için bir örnektir. Nasılsa internet üzerinden ben İslam Bayramukov’un katılımı ile “Men qazaqpyn” adlanan bir yayın izledim. Burada o, Kazakça’nı öğrenmenin ailede, ana sütü ile başlaması gerektiğini söylüyordu. O, köyde büyümesini ve köy çocukları ile Kazakça konuşmasını ve bu yüzden şimdi Kazakça kolayca konuştuğunu söylüyordu. Altı yaşa kadar onun hangi milletden olduğunu bilmemesi ilginçtir. Galiba, bu, Kazaklar’ın misafirseverliğinden, hiç bir kimseni ayırmatıklarından doğur.
Bugün İslam Bayramukov’u televizyon yayınlarından birinde jüri üyeleri sırasında görebiliriz. Ona göre, böylesi yayınların çekilmesi süreçinde o, beraber jüri üyesi olduğu Tungışbay Jamankulov, Jenis Iskakov, Mayra Muhamedkızı gibi üçnlü kişilerden çok şeyler öğrendi. O, Kazakça saf, derin anlamlı kelimelerin eğitimi deneyini aldığını söylüyor. Sporcuya göre, köy durdukça ana dili kaybolmayacaktır. Çünki köy insanları her zaman Kazakça konuşurlar.
O, dilin öğrenilmesi için sadece öğrenilen dile ilginin yeterli olduğunu düşünür. Dili bilen, eğitimi, uyrukluğu, hem de Vatan sevgisi olan başka nillet temsilcisi için büyük fırsatlar sunulur. Ona göre, dilinde konuştuğun, geleneklerine saygı gösterdiğin, ve kendini asıl vatandaşı sandığın ikamet etdiğin ülkede büyük yüksekliklere ulaşmak için hiçbir engel yoktur. Hem de onun düşüncesine göre, kendi ülkene, Vatanına sevgi olmaksızın, vatanseverlik duygusu olmaksızın zafer elde etmek imkansız.
İslam Bayramukov ülkede tanınan Karaçay Türkü ve hepimizin saygı ve hürmet duyduğumuz biridir. O, iyi bir örnek alınacak kamu figürüdür.
Asem Jarımbekova